Soğuk Algınlığından Korunmak İçin Neler Yapmalıyız?

Sonbahar ve kış aylarında isminden en çok söz ettiren ve insanların en sık yakalandığı rahatsızlık olan soğuk algınlığı, ayakta atlatılabildiği ve metabolizmayı çok fazla yormadığı için yeteri kadar önemsenmese de ileriki safhaları tehlikeli olabilir. Bu nedenle hastalığa yakalanmadan alacağımız önlemler ile sağlığımızı koruyabilir, yaşam kalitemizi yükseltebiliriz.

Kuluçka dönemi yaklaşık olarak 1-4 gün olan soğuk algınlığı, doğrudan temas, öpüşme veya solunum yolu ile bulaşır. Genellikle burun tıkanıklığı, hapşırık, boğaz ağrısı ile başlayan ve devam eden soğuk algınlığının diğer belirtileri ise; ses kısıklığı, öksürük, halsizlik, kas ve eklem ağrısıdır.

Peki soğuk algınlığından korunmak için neler yapmalıyız?

Yeterli miktarda su içmeliyiz: Solunum mukoza hücrelerinin nemli olması, virüs taşıyan damlacıkların etkisine karşı direnci sağladığından özellikle su içme ihtiyacının azaldığı kış mevsimi de dahil olmak üzere, her dönemde günde 8-10 bardak su içilmesi fayda sağlayacaktır.

Bağışıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz: Vücudumuzun bağışıklık sistemi içerisinde önemli bir rol oynayan akyuvarların büyük bir bölümü kemik iliğinden üretilir. İlikli Kemik Suyu içeriğindeki protein, aminoasit, vitamin, mineral, glisin, arginin, prolin, alkylglycerols gibi maddeler bakımından zengin olduğundan beyaz kan hücrelerinin sayısının artmasına yardımcı olur, vücut direncini arttırır, soğuk algınlığı ve virüslerin oluşturduğu enfeksiyonlarla mücadelede doğal bir destek sağlar. Arginin’in özellikle iltihabi durumların tedavisinde yararlı olduğu keşfedilmiştir.

Dengeli beslenmeliyiz: Vücudumızın ihtiyacı olan protein, karbonhidrat, yağ ve vitaminlerin yeterli olarak alınmadığı durumda, vücut direnci düşeceğinden; solunum organları, mukoza hücreleri de bu durumdan etkilenir. Bu nedenle dengeli beslenmeli; özellikle vitamin değerleri yüksek olan meyve ve sebzeleri beslenme sistemimizin temeline oturtmalıyız.

Düzenli spor yapmalıyız: Her zaman sağlıklı yaşamın bir parçası olan spor, soğuk algınlığından korunmak için de oldukça önemlidir. Yetişkin birisi için haftada 3 gün, günde 1 saat olacak şekilde düzenli yapılan spor genel vücut sağlığı için de oldukça faydalıdır.

Stresten uzak durmaya çalışmalıyız: Gün içinde yaşanan yoğun tempo ve beraberinde getirdiği stres, vücut direncini azaltarak hastalıklara davetiye çıkaran en önemli etkenlerden birisidir. Bu nedenle, stresi hayatımızdan uzaklaştırmak; sağlık ve mutluluğu da beraberinde getirecektir.

Düzenli uyumalıyız: Düzenli uyku bağışıklık sistemimizi kontrol ettiğinden düzensiz uyuyanların soğuk algınlığına daha fazla yakalandığı görülmektedir. Ayrıca soğuk algınlığı olanlarda düzenli uyumanın iyileşme süresini kısalttığı bilinmektedir. Bir gece uykusuz kalındığında, virüslere karşı savaşan vücut hücreleri yarı yarıya azalmaktadır.

Sigara içmemeliyiz: Tıpkı stres gibi sigara kullanımı da vücut direncini azaltmakta; ayrıca virüs yüklü damlacıklar, sigara içilen ortamlarda, dumana yapıştıkları için ilgili virüslerin hastalık yapıcı özelliği de artmaktadır.

Kalabalık yerlerde kendimizi korumaya çalışmalıyız: Toplu taşıtlar, sinema, tiyatro gibi kalabalık ortamlarda soğuk algınlığına sahip olan bir kişinin aksırması ile virüsler büyük bir hızla hareket ederek 3- 4 metre uzağa yayılabileceğinden özellikle bu tür yerlerde havalandırmanın iyi olmasına dikkat etmeli; temizliğe özen göstermeliyiz.

Aşırı sıcak ortamlardan kaçınmalıyız: Elbette; hepimiz soğuk havalarda sıcacık ortamlarda bulunmayı çok severiz; ancak özellikle kış mevsiminde kapalı ve sıcak ortamlarda bulunmak, solunum mukoza hücre zarlarının kurumasına neden olacağından virüslerin vücuda girişini kolaylaştırabilir.